bilinmeyenler ve bilinmesi gerekenler............
"Allah: Elbette ben ve elçilerim galip geleceğiz, diye yazmıştır. Şüphesiz Allah güçlüdür, galiptir" (Mücadele Süresi; 58).
gıybet- bölüm1: ölü bir kardeşin etini yemenin altındaki gizem
Haftanın Konusu: gıybet. Birisini arkasından çekiştirdiğinizde ölü bir kardeşinizin etini yediğinizi söylüyor Rabbimiz. "Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir" (Hucurat Süresi; 12). Rabbimiz ölü bir kardeşin etini yemekle neyi kastediyor, bunun altındaki hikmet nedir, bu yazımızda inşallah bu olayın altındaki gizemi sizin için ifşa edeceğiz. Bu bilgiler dünyada bir ilk, umarız yazımızdan arzu ettiğiniz ilhamı alır ve bir sonraki defa birisinin arkasından çekiştirmeye kalkıştığınızda bin düşünürsünüz.
Allahu Teala ölü bir kardeşinin etini yemekten bahsederken, bununla neyi kastediyor? Bununla gayp aleminde arkasından çekiştirdiğiniz kişinin ölü, kurtların sardığı, çürümüş etini size yedirmekten bahsediyor.
Gıybet günahı ile ölü birisinin etini yemek ne alaka? Gizemde burada. İslam dini kıssas kuralına göre çalışıyor, eğer ölü birisinin eti size yediriliyorsa, demek sizde o kişinin etini birisine yedirmiş olmanız gerekiyor. İslam dini kurallar dini, bu kurallarıda biz hayatımızın her alanında görüyoruz; "Bir kötülüğün cezası, ona denk bir kötülüktür. Kim bağışlar ve barışı sağlarsa, onun mükâfatı Allah'a aittir. Doğrusu O, zalimleri sevmez" (Şura Süresi; 40). Bu kurallardan birisi, kişinin yaptığıyla cezalandırılması. Ne kötülüğü işliyorsanız, onun denginde bir ceza size iniyor. Bu durumda, birisinin eti size yediriliyorsa, sizde başkasına o eti yedirmiş olmanız gerekiyor.
Gıybet ettiğimizde kişinin etini kime yedirmiş oluyoruz? Kurtcuklara yedirmiş oluyoruz. Yanlış anlamadınız, kurtcuklara yediriyorsunuz. Bizler insan olarak yeryüzüne indirilmişiz, insan olmanın gereğini yerine getirmediğimiz, hayvanlar gibi davrandığımız ve karşımızdaki kişilere hayvan muamelesi gösterdiğimizde, bizde denginde mukabele görüyoruz. Örneğin zulüm. Zulüm günahın gayp alemindeki karşılığı yılanlar. Neden yılanlar; birisine zulümettiğinizde, kişinin omurgasını (haysiyet, onur) elinden alıyor, onu yerde süründürüyorsunuz. Kişiyi omurgasız bir varlığa dönüştürdüğünüz zamanda, siz bir omurgasız canlıyla cezalandırıyorsunuz, bu durumda yılanlar. Örneğin; birisini dilinizle ezerseniz, kabir hayatında o dilinize bir yılan sarılıyor ve o dille siz insanları nasıl soktuysanız, o yılanda sizi sokuyor. Örneğin örtünmeyen kadınların saçları hakkındaki hikayeleri duymuşsunuzdur, o saçların kabir hayatında yılanlara dönüşeceği ve onlara işkence edeceği hikayeleri; bu konuda başı açık olan okurlarımızı rahatlatalım, bu hikayelerin gerçeklikle hiçbir ilgisi yok. Neden yok; çünkü İslam dini kıssas kuralına göre cezalandırır, başı açmanın ortaya çıkardığı günahın dengide yılanlar değil.
Gıybet ile kurtcuk arasındaki bağlantı ne? Bunun için kurtcukların nasıl bedene bulaştığını bilmeniz gerekiyor. Kurtcuk nedir diye internette araştırma yaptığınızda, karşınıza şöyle bir tanımlama geliyor; "dişi böcekler yumurtalarını bitki yapraklarına, toprağa veya diğer uygun ortamlara bırakır. Bu yumurtalar zamanla kuluçkaya yatar ve içinden kurtçuklar çıkar. Kurtçuklar daha sonra büyüyerek pupa evresine geçer ve sonunda yetişkin böceklere dönüşür." "Kurtçuk nedir: omurgasız bir canlı türü olup, genellikle yiyeceklerin açıkta bırakılması sonucu oluşan kurtların larvasıdır. Kurtçuklar, dolap içi ve üstü, duvar, tavan gibi yüksek yerlere tırmanabilir ve besinlerin zarar görmesine neden olabilir. Kurtçuklardan kurtulmak için yiyecekleri kapalı kaplarda saklamak, evi düzenli olarak temizlemek ve gerekirse böcek ilaçlama firmalarından yardım almak önerilir."
Bu tanımlar bize ne anlatıyor? Dişi böceklerin korunaksız ortamlara yumurtacıklarını yerleştirdiğini, o yumartaların canlıdan beslendiği ve içinde büyüdüğünü anlatıyor. Bu durumda dişi böcekler kadınlar oluyor, çünkü gıybeti maalesef kadınlar meslek edinmiş. Korunaksız yiyeceklerde auralarındaki açıkları olan kişiler oluyor.
Biz o kişinin arkasından çekiştirdiğimizde ne oluyor? İslam dinin belirli kurallar üzerinden yürüdüğünü artık biliyorsunuz, bunlardan biriside; birşey haksa kişide tutar, hak değilse size geri döner. Kişileri arkalarından çekiştirdiğinizde ama bu genelde tutuyor, çünkü söylediklerinizde bir haklılık payı var. O konuda kişinin yanlışları var, o yanlışlar aurasında delikler açtı, sizde o deliklerden negatif içerikli sözlerinizi o kişiye ulaştırıyorsunuz. Hangi günahıyla ilgili çekiştiriyorsanız, o günahın açtığı delikten içeriye dalıyorsunuz. Bu kadarmı; değil. O sözlerinize bir parazit ekliyor, kişiyi içten çökertende o parazitler oluyor.
O parazitler (kurtcuklar) nereye yerleşiyor? O şunu yaptı bunu yaptı gibisine sürekli kişinin eylemlerini konuştuğunuz için, o kişiyi o eylemlere iten sisteme yerleşiyor, bu durumda kas sistemi yani etlerimiz.
O yüzdenmi ölünün iç organlarını değilde etini yiyeceğimiz söyleniyor? Aynen.
O yumurtacıklar o ette ne yapıyor? Siz o kişide iyilik görmediğiniz, hakkında sürekli kötü konuştuğunuz için, o kişiyi sürekli negatif enerji bombardınına maruz bırakıyor, bununlada kalmıyor arkasından çekiştirirken bunu kalbinizde belirli duygular ve niyetler eşliğinde yapıyorsunuz, haset, kıskançlık, nefret, öfke vs, bu duygu ve niyetlerde o negatif sözlerinize bir parazit olarak ekleniyor. Sonrası o parazitler kişinin kas sistemine nüfus ediyor ve kendisinden olmayan herşeye, bu durumda pozitif ve iyi olan herşeye saldırıyor, geriye şeytanların yerleşkeleri, günahlarla kirletilmiş alanlar kalıyor. O kurtcuklar sağlıklı olanı yedikçede, ki gerçek hayattada böyle, kurtcuklar zararlı şeylere konmaz, sağlıklı şeylere konar, kişi içten çürümeye başlıyor. Gıybetinizle o kişinin etlerine bir parazit yerleştiriyorsunuz, o parazitte enerji boyutunda o etlerde sağlıklı olan herşeyi yiyor ve geriye çer çöp bırakıyor. Duymuşsunuzdur; mezarlıkta yatanların çoğu nazardan gitti diye, bu doğru olmasada, gıybet için bunun bir doğruluk payı var.
Birisinin kaslarındaki tüm gücü söküp alır ve kişinin ölümüne sebep olursanız, sizce bunun cezası ne olmalı? İslam kıssas kuralına göre çalışır, bu kurala görede denginde birşeyle cezalandırılmanız gerekli; yeryüzünde bu ceza, sizinde gıybete maruz kalmanız olmalı, sizin bedeninizede kurtcuklar yerleşmeli ve sizde içten yıkıma uğramalı ve sizde o yıkımın sebep olduğu hastalık ve rahatsızlıklarla boğuşmalısınız. Ahiret hayatında ki ceza ise, ortaya çıkardığınız kurtcuklar olmalı, ortaya çıkardığınız kötülük ne işlediyse sizede o yaşatılmalı. O parazit siz olmalı ve siz o bedeni yemelisiniz.
Birisinin arkasından konuşacaksak, iyi konuşmamız gerektiğini şimdi daha iyi anladınızmı? Anladınız, değilmi! Birisini arkasından çekiştirdiğinizde, bunun hem bu hayatta hem ahiret hayatında size bir bedeli oluyor. O yüzden İslam dini birisinin arkasından konuşacaksak hayrı ve iyiliği konuşmamızı emreder, çünkü kişinin arkasından yapılan konuşmalar kişiyi buluyor ve kişiyi etkiliyor. "Ey iman edenler! Siz baş başa gizlice konuştuğunuz zaman, günah, düşmanlık ve peygambere isyanı konuşmayın. İyilik ve takvayı konuşun ve huzuruna toplanacağınız Allah’a karşı gelmekten sakının" (Mücadele Süresi; 9). Eğer iyi şeyler konuşursanız kişinin içine iyilik ekmiş olursunuz, o iyilikte kişinin içindeki kötülüğü yok eder ve bu sayede, sadece güzel sözlerinizle daha sağlıklı ve iyi bir toplumun ortaya çıkmasına vesile olursunuz. "Güzel memleketin bitkisi rabbinin izniyle (güzel) çıkar; kötü olandan ise faydasız üründen başka bir şey çıkmaz. İşte biz şükreden bir kavim için âyetleri böyle açıklıyoruz" (Araf Süresi; 58). Bu Ayette bize bunu anlatıyor, güzel konuşup güzel ameller içinde olanlar çevrelerine sürekli pozitif, besleyici enerji salgılar, bu da çevrelerine olumlu yansır, kendileri ve çevrelerini güzelleştirir. O yüzden sizlere hep iyiliği öğütlüyoruz, iyilikten asla vazgeçmeyin diyoruz.
O yüzdenmi hep pozitif kalmamız gerekiyor? Aynen. Bu hayatta iyilik yapmak zorunda değilsiniz, çünkü o pozitif enerjiniz olsada olmasada hayat dönüyor. Bu hayatta kötülük ama yapamazsınız, çünkü kötülüğünüz yeryüzünü kirletiyor ve çökertiyor. O yüzden, İslam dini insanı ibadet etmeye zorlamaz, ama kötülük yapmamaya zorlar. İslam dini ibadet etmediğiniz zaman sizi cezalandırmaz, kötülük yaptığınız zaman ama sizi cezalandırır. İyilik yapamıyorsanız, yapmak zorunda değilsiniz, çünkü yeryüzünün sizin iyiliğinize ihtiyacı yok, ama lütfen kötülük yapmayın, çünkü yeryüzünün kötülük yapmamanıza ihtiyacı var.
Kurtcuk burada sadece misalmi? Hayır, gayp aleminde o çekiştirmeleriniz gerçekten de kurtcuk yumurtası olarak o kişinin etlerine yerleşiyor, sonrası birer kurtcuğa dönüşüyor, o kurtcuklarda o etlerde sağlıklı olan herşeyi yiyor. Örneğin; rüyalarınızda kolunuzdan veya gövdenizden bir kurtcuk çıktığını gördünüzmü? Eğer gayp aleminde bunu gördüyseniz, bilinki kurtcuklar bedeninize yerleşmiş, bunun sebebide goy gıybet.
Bunun madde aleme yansıması ne oluyor? Enerji boyutunda gerçekleşen bu yıkım kişinin fiziki bedeninede yansıyor; fiziki bedenin enerjisinde bir düşüklük, halsizlik, kas hastalıkları, kaslarda gelişim sorunu, etlerde morarma, kramplar, çürüme vs olarak yansıyor. Her hastalığın kaynağı enerji aleminde işlenen bir günah diyoruz ya, her hastalığın kaynağı enerji boyutundan gelir diyoruz ya, işte burada gerçekleşende bu. Gıybetiniz kişinin hal ve harektlerini hedef aldığı için, gıybetinizin çökerttiği sistem kişiyi hareket ettiren kas sistemi yani etleriniz oluyor. Enerji boyutunda o kurtcuklar kaslarınıza yerleşiyor ve bunları yemeye başlıyor. Etlerinizin bu yok oluşunuda siz, kas zayıflığı, ince kaslar, kas hastalıkları, halsizlik, hiç birşeyi yapmama arzusu, enerji yoksunluğu gibi semtomlar olarak hissediyorsunuz.
O yüzdenmi gıybetin cezası ölü kardeşin etini yemek? Aynen, kıssasa kıssas. Gıybetiniz etleri yiyerek öldürüyor, bunun cezasıda o ölü etleri yemek oluyor.