• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası

bilinmeyenler ve bilinmesi gerekenler............     
"Allah: Elbette ben ve elçilerim galip geleceğiz, diye yazmıştır. Şüphesiz Allah güçlüdür, galiptir" (Mücadele Süresi; 58).


üç aylarımız mübarek olsun




riyazat oruçları hakmı bölüm 4


Bölüm 4

Kefaret orucun bizi musibetlerden kurtardığını nereden biliyoruz? Ayetlerden biliyoruz. Bir Ayet başına ne geliyorsa kendi elinle işlediğinden ötürü geliyor diyorsa, ilk önce buradan başımıza gelenlerin yaptığımız yanlışlarımız üzerinden geldiğini anlayacağız. Suçu Allaha veya başkalarına atmayacağız, ilk önce aynaya bakacağız. Hangi yanlışlarımız hangi sıkıntılarımıza sebep oldu bunu nasıl anlarız; burada da başka bir Ayet devreye giriyor, kötülüğün karşılığı ancak denginde bir kötülük diyor. Buradan da anlıyoruzki ne tür bir sıkıntı yaşıyorsak, demek denginde bir kötülüğüde biz başkasına yaptık. Bu Ayetlerden de biz, yaşadığımız sıkıntıların kaynağı günahlarımız olduğunu anladıkmı; anladık. Başka bir Ayettede Rabbimiz, biz temiz kaldıkça kötülüğün bize dokunamayacağını söylüyor. Buradan da temize çıktığımız an kötülüklerin kaderimizden kalkacağını anladıkmı; anladık. O zaman geriye ne kalıyor; nasıl temize çıkarız sorusuna cevap kalıyor. Bu sorunun cevabı varmı; var, bu sorunun cevabınıda oruçla ilgili Ayetler veriyor. Oruçla ilgili Ayetleri incelediğinizde ortada bir günah olduğunu, Allahında kefaret olarak kişiyi oruca ittiğini görüyorsunuz

Basit mantık silselisi kurarak, Ayetleride basamak olarak kullanarak nasıl sonuca ulaştığımızı görüyormusunuz? Rabbimiz bizlere tüm reçeteyi aslında vermiş, sadece reçeteyi farklı Ayetlere serpiştirerek herkesin o reçeteye ulaşmasını istememiş o kadar. Ama artık reçete elinizde, biz o reçeteyi size ulaştırdık, geriye ne kalıyor; bunu yapmak kalıyor. Matematik basit; sıkıntılarımız günahlardan geliyor, o günahları kaldırdığımız zamanda sıkıntımız kalkıyor. Gerçektende kalkıyormu; Allah kalkıyor diyorsa, demek kalkıyor. Hayat tecrübesi, yılların vaka çalışmalarıda bize kaldırdığını gösteriyor, hemde istisnasız. İnanmıyorsanız sizde deneyin, bir sıkıntınız için 40 gün kefaret orucuna niyetlenin. Ne kaybedersiniz, hiçbir şey kaybetmezsiniz, en kötü ihtimal mübarek 3 aylarda Allahın hoşlandığı bir ibadeti yapmış olursunuz o kadar. Bu kefaret oruçları aleyhimize işlemezmi; işte hak ile baatıl arasındaki fark bu, Allah nezdinde doğru olanı yaptığınızda süreç aleyhinize işlemiyor, tam aksi uygulamanız Ayetlerle eşleştiği için o Ayetlerin maksimum enerjisinden nemalanıyorsunuz. O enerji hak olduğu içinde o enerjiye şeytan ve cinler erişemiyor.


Bazı insanlar sadece detoks olmak için farklı kürler yapıyor, bu kürler o insanları cinler alemine açarmı? O zaman bu konuda şu iki hususu bilmenizde yarar var; birincisi, eğer birisi sürekli bir ekstremden diğerine sürükleniyorsa zaten o kişiyi şeytanlar kontrol ediyor. Şeytanlar insanları sürekli hayatın bir ucundan diğerine sürükler, ölçü içinde yaşamalarına müsaade etmez. Eğer hayatınızda kendinizi sürekli detoks gibi belirli ekstremlere itildiğinizi görüyorsanız, bilinki şeytanların nüfusu altındasınız. O yüzden nefsi terbiye yoklukla olmaz, çünkü yokluk bir uç noktası, uç noktalarda şeytanların kontrol ettiği yerler. Bu konuda bilmeniz gereken ikinci husus; kimin reçetesine göre hareket ediyorsanız, bilinki enerji boyutunda o kişiye bağlanıyorsunuz. Bağlandığınız zaman ne olur; o konuyla ilgili o kişide ne kadar cin/şeytan varsa ne kadar defosu ne kadar sabıkası varsa o defolar o bağ üzerinden size akar. Aktığı zaman ne olur; bir anda bedeninizde farklı bir sıkıntı ortaya çıkabilir veya daha önce kendinizde görmediğiniz bir tik bir huy çıkabilir. Neden; çünkü enerji boyutunda kime bağlanıyorsanız ona dönüşüyorsunuz. O zaman birilerin reçetesini denemeden öncesi ne yapmamız gerek; kişinin hal ve hareketlerini, yaşantısını çok iyi incelememiz gerek. Eğer birilerini takip edip reçetelerini uyguluyorsak, bu sürecin bizi o kişiye dönüştüreceğini, onun enerji dünyasına bağlanacağını bilip bağlanacağımız kişiyi çok iyi seçmemiz gerekiyor.

Hocam, sizin öneriniz üzerine biz oruç tutsak, sizi kendimize rehber görsek, enerji boyutunda bizde sizemi bağlanmış oluyoruz? Aynen. Biz iyi bir kişiysek bu durumda siz çok şanslısınız, bizim o manevi enerjimizden beslenmiş oluyorsunuz. Kötü birisiysek ama, bu durumda hapı yutuyorsunuz, bu durumda bizim kötülüklerimiz size akmış oluyor. O yüzden diyoruz, rehber olarak aldığınız kişilere çok dikkat edin, çünkü perde arkasında onlara bağlanıyorsunuz. Bize bağlandığınızda yine şanslısınız, çünkü biz sizi kendimize bağlamamak için uğraşıyor, yazılarımızda sizi sürekli Allaha ve Kur'an-ı Kerime yönlendirmeye çalışıyoruz. Yazılarımızı Ayetler üzerine kurmamızın nedeni bu, sizi doğrudan Allaha bağlamak için. Neden kendimize bağlamamaya çalışıyoruz, çünkü sizi kendimize bağlayarak üzerimize büyük bir yükü bindirmiş oluyoruz. Biz iyisek siz bundan nemalanabilirsiniz, bizim için ama bu bir yük olarak karşımıza çıkıyor. Örneğin; bir yanlış yaptığımızda o yanlışlık sizede seriyat edecek. Ne kadar edecek; bize inandığınız, yapın dediklerimizi yaptığınız kadar seriyat edecek.

Biz yine şanslıyız çünkü websitemizi 100-200 kişi takip ediyor, dahası değil. Bizim omuzumuzda en azından fazla kişinin yükü yok. Örneğin sizlere 2025 yılında savaşa gireceğiz dedik, size bir tarih verdik, o tarih içinde de biz savaşa girmezsek size yalan söylemiş sizi kandırmış olacağız. Böyle bir durumda da 100-200 kişi ile helalleşmek, onların affını dilemek var, birde milyonlarla helalleşmek zorunda kalmak, onların arkanızdan saydırması ve nice kötü zan etmesi var. Hani merak ediyorsunuz, hocam neden sosyal medya hesaplarınız yok, neden isminizi gizli tutuyorsunuz, neden görsel medyaya çıkmıyorsunuz gibisine; sebebi bu, 8 yıldır kefaret yapmamıza, son 4 yıldırda aralıksız oruç tutmamıza rağmen, halen o atasal yüklerden kurtulmuş değiliz. Halen şeytanların tuzaklarını öğrenmek ve anlamakla geçiriyoruz. Bu süreçte de 100-200 kişiye bir yanlış yapmak bizi korkutuyorsa, bilinki onbinlere, yüzbinlere ve milyonlara hitap etmek bizim haddimize değil. Şuanki maneviyatımız bunu kaldıracak kıvamda değil. Kaldıranlara ne demeli; aptallar, cahiller demeli. Sizin bir modem olduğunuzu ve bir anda milyonların sizinle bağlantı kurduğunu, sizdeki yanlışların sapkınlıkların onlara, onlarınki de size aktığını varsayın, böyle bir durumda o iç dünyanızın halini düşünebiliyormusunuz? O yüzden bu insanlar cahil ve aptal, kendilerini nasıl yüklerin altına sürüklediklerinin farkında değil. 

Rabbimiz bizleri neden rehber aldığımız insanlara bağlıyor? Herkes yaptığının karşılığını alması için bu böyle. Örneğin; birisinin hayatını değiştiriyorsanız, inanç, düşünce ve amel boyutunda, o zaman sebep olduğunuz o değişimin, hayrsa hayr şerse şer, saniye saniye, tane tane sizin amel defterinize yazılabilmesi, iç dünyanızda bunun karşılığını görebilmeniz için enerji boyutundaki o bağ olması gerekiyor. Siz bir insanda ne kadar bir düşünce değişimine, duygu ve inanç değişimine sebep olduysanız, o kadar o kişiye bağlanıyorsunuz. 

Bu kadarmı; tabiiki değil, bazen hayat insanı o kadar çok yoruyorki artık mücadele azmini, pozitif kalma azmini kaybediyorsunuz, bu durumlarda insan bazen yükünü başkasına atmak, başkasının bu hayatta kendisini taşımasını istiyor, işte o kişinin sizi taşıması içinde ona enerji boyutunda bağlanmanız gerekiyor. Örneğin; biyoenerji. İnsan bedenini ayakta tutmak beyinin görevi, beyin yılların mücadelesi ile yorgun düştüğü, artık o bedeni kaldıramadığı zamanda dışarıdan birisi geliyor ve o kişi beyniyle o bedeni şarj etmeye, ihtiyaç duyduğu enerjiyi aktarmaya başlıyor, bunada biz biyoenerji diyoruz. Bir bedene sahip çıkmak için Rabbimiz bir beyinin varlığını şart koşmuş, o beyinde o bedene ait olan beyin olmak zorunda değil, bir beyin olması yetiyor. O yüzden, çok sıkıntılı bir süreçten geçiyorsanız, manevi boyutta birisine bağlanmak aslında o kadarda kötü birşey değil. Kötü olan ne o zaman; yanlış birisine yanlış niyete bağlandığınızda, o zaman o enerji hattı cinlere açık oluyor ve onlar oradan sürekli kişiler arasında seyehat edip duruyor. Örneğin; uzaktan biyoenerji. Uzaktan o bağı kurabilirsiniz, fakat bu durumda beyininiz saf dışı kalıyor ve cin/şeytanlarınız o hat üzerinden kişiye akıyor. O yüzden, biz mesela uzaktan seansı tasvip etmiyoruz, çünkü başka varlıklar araya giriyor. 

Beyniniz nasıl bedeninize bağlıysa, başka bir beyin geldiğinde ve o bedene enerji aktarmak istediğinde o beyininde doğrudan o bedenle temas içinde olması gerekiyor, yani elinizle kişinin vücuduna temas etmeniz gerekiyor. Temas olmadan iletişime geçmek istediğiniz zamanda manevi aleminiz devreye giriyor, orası devreye girdiği zamanda beyniniz kontrol dışı kalıyor ve kontrol sizden gidiyor. Beyin saf dışı kaldığı zamanda buna biyoenerji demiyoruz, metafizik enerji diyoruz. Başka varlıklar araya giriyor ve onlar iş görüyor. Örneğin birisi size uzaktan seans yaparım diyorsa, bilinki cinleri var. "Biyo" kelimesi canlı anlamına geliyor, bu canlı ilede bizlerin gördüğü, bizim boyuttaki canlılar kastediliyor. Eğer metafizik varlıklarınızla insanlara şifa vermeye kalkışıyorsanız o zaman uygulamanıza biyoenerji kelimesini kullanmayın, çünkü kullandığınız enerji biyoenerji değil, bu durumda insanları kandırmış oluyorsunuz. 

Rabıtacılar bu konuda aslında bir hakikatı yakalamış durumda, o da perde arkasında kişiler arasında taşıyıcıların olduğu, o bağlantıların oluştuğu. Onların sapıttığı nokta ise niyet, onlar Allaha ulaşmak içinde kişiye bağlanmaya çalışıyor, Allaha ulaşmak içinde birine bağlanırsanız kayış kopuyor. Neden; çünkü Rabbimiz ben şahdamarınızdan size daha yakınım diyor, bu durumda sizde yok öyle birşey, Allah bana uzak, şıhım bana daha yakın, ancak şıhım beni Allaha ulaştırabilir demiş oluyor, sonrada sadece Allaha ait olan kıbleyi şıhınıza tahsis etmiş oluyorsunuz derken her yeri buram buram şirk kokan bir uygulamaya sürükleniyorsunuz. Böylesine sapık niyet üzerine bir enerji bağı kurulduğu zamanda, o hat şirkle ilgili cin ve şeytanlara açık oluyor.

Örneğin insanların banka hesapları. İnsanoğlu herkese bir iban numarası tahsis ederek nasıl herkesi bir hat üzerinden birbiri ile nakit alış verişine zorluyorsa, bunu insana lütfeden Allah, kendi düzeninde de bunu böyle yapıyor, gözlem dışı hatlar var edip insanlar arası alış verişi o hatlar üzerinden gerçekleşmesini sağlıyor. Siz nasıl o hattaki insanlara bağlanıyorsunuz? Niyetinizle, o kişiye yaptığınız iyilik ve kötülükle, ona beslediğiniz sevgi ve hayranlıkla, onu takip etmeniz ve kendinize rehber almanızla vs. Bu süreç temiz olursa, örneğin peygamberimiz sav'ı sevmek ve onu kendimize rehber almak gibi, o zaman peygamberimiz sav ile sizin aranızda bir enerji kablosu döşeniyor ve oradanda onun iç dünyasındaki o güzel ve saf, tertemiz enerjiler size doğru akıyor. Kötü birisine bağlandığınızda kötü birisini kendinize rehber kıldığınızda kötü birisini sevdiğinizde kötü birisinin yaşantısını ve inançlarını kendinizi örnek aldığınızda ise, ona bağlanıyor ve o enerji kablosunun içinden de sadece o kişinin kirli enerjisi size akmıyor, aynı zamanda cin/ şeytanlarıda akıyor. O cin ve şeytanlarda sizde ne yapıyor; o kişiyi ne tür günahlara ne tür sapkınlıklara ne tür inançlara sürükledilerse, o vesveseleri sizede veriyorlar ve siz kendinizi bir anda daha önce sizde olmayan düşünce ve duygularla karşı karşıya kaldığınızı görüyorsunuz. Temiz ve saf enerji sizi besliyor, diğeri ise sizi sömürüyor, saptırıyor ve çürütüyor. Hak olan birisine bağlanmakla kötü birisine bağlanmak arasındaki fark bu.

Zor zamanlarımızda birine bağlanıyor olmak o zaman o kadarda kötü birşey değil? Aynen. Güven dediğimiz şey zaten bu arkadaşlar, güven dediğimiz şey iki kişi arasında bir enerji bağı kurmak. Eğer birisine bağlanmak kötü diyorsanız, o zaman bu hayatta kimseye güvenmemeniz gerekiyor. Ben zaten kimseye güvenmem diyorsanız, o zaman Allah sizi kimseye muhtaç bırakmasın deriz. Örneğin sevmek, bu da bir bağlanma. Bağlanmak kötü diyorsanız, o zaman bu hayatta kimseyi sevmemeniz gerekiyor, ne malı ne köpeğinizi ne de kedinizi. Her duygumuzda veya inancımızda neden bu hatlar kuruluyor; o kişi sizin sevginizden veya inancınızdan beslensin diye. Sevdiğiniz bir canlının sizin sevginizden beslenmesini istemezmisiniz, istersiniz. İşte bunun olabilmesi için bağlar, o hatlar var olması gerekiyor. Bu o kadar gerekli ve güzel birşeyse o zaman sorun ne; ortada kötü insan ve inançlarında var olması, buradaki sorun bu. Burada yanlış kişilere bağlanma durumunuzda var, yanlış bir kişiye aşık olmak yanlış bir kişiyle evlenmek yanlış bir kişiyle iş ortaklığına girmek gibi. O yanlış kişilerlede madde aleminde nasıl bağlanıyorsanız, enerji boyutunda da bağlanıyorsunuz, onlar madde aleminde sizden neleri alıp götürüyorsa, enerji boyutunda da alıp götürüyor. Sorun birine bağlanmak değil, sorun ortada fazla kötülüğün dolaşması ve insanların kime bağlanacağını, yani kimi seveceğini kime inanacağını bilmemesi. 

Bu konuyu iyiceme anlamanız için sizlere bir örnek verelim; perde arkasında gerçekleşen o enerji bağlantılarını telefon hattı gibi düşün, herkesin bir numarası olduğu ve sizinde istediğiniz anda o kişiyi arayıp bağlanabildiğinizi. Gaypta biz istediğimiz kişiye bağlanabiliyormuyuz; normal bir telefon hattında siz birisini aradığınızda, onun hattı açık olursa ve o kişi aramanızı açarsa ancak o zaman ona ulaşabiliyorsunuz, gayp aleminde bir kişiyle bağlantı kurmak istediğinizde ama bu böyle olmak zorunda değil, kişi sizden haberi olmadanda ona bağlanabiliyorsunuz. Nasıl bağlanabiliyorsunuz; örneğin kişiyi sevdiğiniz an, arka planda onun kalbi ile sizin kalbiniz arasında bir hat kuruluyor. Kurulduğunda ne oluyor; onun kalbinde ne varsa, size akıyor. Bizden ona birşey akmıyormu; sizde o sevginin açığa çıkması için onun bir katkısı varsa, katkısı kadar sizden de ona akıyor.

Aktığı zaman ne oluyor; birbirlerinizin iç dünyalarından beslenmiş oluyorsunuz. İç dünyalarınızda beslediğiniz duygular güzelse, güzel enerjiyle besleniyorsunuz, fakat sevdiğiniz kişinin kalbi veya sizinki nefret ve kinle doluysa, o zaman o kin ve nefret enerjisi karşı tarafa seriyat ediyor ve onun kalbinde de o duygular canlanıyor. Örneğin birisiyle inanç bazında bir bağ kurduğunuzu varsayın, bu durumda ne oluyor; onun inanç dünyasında ne varsa bunlar size akmaya başlıyor. Aktığında ne oluyor; farklı farklı düşünceler sizde açığa çıkmaya başlıyor, daha önce olmayan düşünceler. Nereden geliyor bu düşünceler; şeytanlardan. O bağlantıyı kurduğunuzda onun şeytanları size akıyor ve siz daha öncesi sizde var olmayan vesveselerle bir anda karşı karşıya kalıyorsunuz. Bu bağlantılar neden kuruluyor; özendiğiniz şeylerin enerjisini size tattırmak için. 

Sizden o kişiye birşey akmıyormu? O kişinin bu özentinizde ne kadar payı varsa, o pay kadarda o sizden nasipleniyor. Siz kişiden habersiz ona hayranlık duyuyorsanız ve o kişinin bunda katkısı yoksa, o zaman sadece ondan size enerji akıyor. O ama bu hayranlığı sizde tetiklediyse, sebep olduysa, o zaman sebep olduğu kadarda sizden ona akıyor. Sizden o kişiye aktığı zaman ne oluyor; sizde sebep olduğu acı veya özenti neyse, kendiside o duyguları yaşıyor. Bu o kişiyi ne kadar etkiliyor; sizi etkilediği kadar etkiliyor. İslam kıssas kuralına göre çalışıyor, karşı tarafa sebep olduğunuz kadar sizde o kadar o şeyden nasipleniyorsunuz. Bu o kadarda kötü birşey değilmiş diyorsanız; evet, bir kişinin enerjisi size akması sizde bir değişikliğe sebep olmayabilir, ama milyonlarda birşeylere sebep olduğunuzu, milyonların enerjisi size aktığını düşünün, işte o zaman vay halinize. O yüzden bu influencer, youtuberler sapıtıyor, çünkü perde arkasında milyonların enerji alemi kendilerine bağlanmış durumda. O milyonların her birinde farklı fantezilerin ve heveslerin var olduğunu varsayacaksınız, tüm bu fantezi ve heveslerde, yani milyonların şeytanları bu kişilerde buluştuğunda işte o zaman kişi için kayış kopuyor, anormal bir hale dönüşüyorlar.

Neden kişilerin fantezileri hevesleri bu kişilere akıyor; kişilerde neye sebep oluyorsanız, onlarda neyi canlandırıyorsanız bu size geri dönüyor. Örneğin; sizin görüntünüz kişilerde güzellik takıntısı uyarıyor, kişileri sürekli estetik ameliyatına itiyorsa, o enerji sizede geri dönüyor, siz görüntü takıntılı birisine dönüşüyor, kendinizi bir estetik ameliyatından diğerine sürüklüyorsunuz. Milyonlarda bu duyguya sebep olduysanız, o zaman milyonların bu konudaki enerjisi size akıyor. Milyonların aktığı zaman ne olur; o yüz paramparça olur. Nitekim bu insanların yüzüne baktığınız zamanda yüzlerini paramparça ettiklerini görüyorsunuz. Perde arkasında neden bu bağlantılar diye soruyorsanız, işte bundan ötürü; insanlarda veya toplumda neye sebep oluyorsanız, sebep olduğunuz şeylerin tadını sizede tattırmak için. 
 
O zaman herkes rehberi kadar adam oluyor bu hayatta? Aynen.

devamı gelecek.... -27.12.2025







kelimelerden türemiş hurafeler