bilinmeyenler ve bilinmesi gerekenler............
"Allah: Elbette ben ve elçilerim galip geleceğiz, diye yazmıştır. Şüphesiz Allah güçlüdür, galiptir" (Mücadele Süresi; 58).
Boyun ve baş ağrıları ile hekiminize çıktığınız zaman karşılaşacağınız teşhislerden biriside boyun düzleşmesidir. Boyun düzleşmesi hekimler tarafından sıkça bir teşhis olarak kullanılır; bu doğru mu, bu yazımızda boyun düzleşmesini ele alacağız. Sizlere hayırlı ve aydınlatıcı okumalar.
Boyun düzleşmesi teşhis olarak kullanılamaz. Boyun düzleşmesi teşhis olarak kullanılmaz çünkü doğal yapınız bir hastalık olarak tanımlanamaz. Boyun düzleşmesini bir hastalık olarak değil düztaban, stres veya kilo gibi beden dokuların yıpranımını hızlandıran bir çevre etkeni olarak görmelisiniz.
Hekimler neden sıkça bu teşhise başvuruyor? Boyun düzleşmesine karşın tıbbi bir müdahale bulunmaz; hekiminiz bazen bu teşhisi koyarak sizi başından savurmak isteyebilir, bazen ağrılarınızın kaynağını tespit edememiştir ve böyle bir teşhis ile acizliğini örtmeye çalışabilir veya yetersiz bilgiye sahip olduğu için gerçektende sıkıntınızın bu olduğunu düşünebilir.
Kavisin görevi nedir? Omurga kemiklerin kavisi iki ana görevi üstlenir; birincisi süspansiyon görevi. Kafanız taşınması gereken bir yüktür ve bu yük sürekli sallanır, bu yükü ve sallantıları frenleyen ve onların basıncını emen mekanizmaya süspansiyon denilir ve bu görevi boyun bölgesindeki kavis üstlenir. Bu kavisin bir diğer görevi ise bedeninizin yükünü çevre dokulara aktarmaktır.
Kavisin kayboluşunu hangi faktörler etkiler? Bazı insanlarda omurga kavisin azaldığını, kaybolduğunu hatta ters istikamete yöneldiğini görebilirsiniz. Hangi faktörler kavisin kayboluşuna sebep olur? Kavis yapınızı belirleyen en büyük faktör genetik yapınızdır. Kavisin yapısını belirleyen diğer etkenler bedenin duruş şekli veya yaşadığı kazalar olur. Örneğin; whiplash travması, araba kazalarında görülen bir travma şekli. Hareket içinde olan bir araba ile bir yere çarptığınız an, 100 km hızdan aniden duraklama pozisyonuna gelirsiniz ve boynunuz bir anda flexion/extension pozisyonlarına savrulur. Bu tür travmalar eklem arası bağları yırtar ve omurga kemiklerinde bir gevşeklikliğe sebep olur. Bu gevşeklikte kemiklerin doğal düzenini ortadan kaldırır ve ters yöne bir kavis, düzleşme veya skoliyoz gibi farklı oluşumları tetikler.
Kavisin kayboluşu ilk kasları yıpratır, boyun ağrılarınızın kaynağını ilk burada arayın. Omurganın kavis şekli kemikleri korur, kemiklere binen yükü frenler, emer ve çevre dokulara aktarır. Kavis kaybı oluşursa bu ilk kemiklerinizi sıkıntıya sokar. Örneğin; düztaban olan kişilerde ayak tabanın kavisi yoktur. Bu kişilerin yükünü kaslar taşımaya çalışır. Ne zaman kaslara yorgunluk düşer, o an yük kemiklere vurur ve o yük kemiği çatlatır (stress fracture). Kas dokularınız eklem sıkıntılarında bedeninizin b planını oluşturur, çözüm arayışında yardımına başvurulan ilk dokudur. Örneğin; ekleminizde bir sıkıntı oluştuğu an kaslar devreye sokulur ve kaslar o eklemi kilitler. Kasların spazma uğraması kaslarda bir sıkıntı olduğundan değil, eklemi koruma altına almasından. Eklem hareket etmezse, eklem içi sıkıntıyı bedeniniz daha rahat onarır! Eklem sıkıntılarında neden kaslar devreye sokulur? Bedeniniz dokularından birisini feda edecekse onarımını yapabildiği dokuları ilk feda eder, onarımı zor olan dokuları değil. Kemiklerin onarımı mümkün değil, örneğin; kırılma, kireçlenme, kasların ise bir nevi mümkün. Kaslar bu yükün altından kalkar mı? Kalkar ama yıpranışı hızlanır. Kaslar sizleri hareket ettirmek için yaratılmış, kaslara sürekli bindirilen o dikey yük ve şok tarzı sarsıntılar kasların doğal yapısına aykırı, doğal yapısını bozan olaylar. Kaslarınız uzun bir süre bu tarz şoklara maruz kaldığında kas içi sertleşmeler, fibrözleşmeler, yırtıklar, kulunçlar oluşur ve kas yapısının mayası bozulur. Bu kas içi oluşumlarda ağrılara sebep verir, yani boyun düzleşmelerinde karşılaştığınız ağrıların kaynağı bu kas içi oluşumlar!
Kas içi sıkıntılar nasıl tespit edilir? Görüntüleme yöntemleri veya kan tahlilleri sertleşme, fibrözleşmeleri veya kulunç gibi oluşumları göstermez. Kas içi sıkıntıların tespiti sadece el ile muayenede belli olur. Bu hastaların boyun ve sırt kaslarına baktığınızda veya dokunduğunuzda kasların sert, kalın, asimetrik veya gergin olduğunu rahatlıkla görür ve hissedebilirsiniz.
Teşhis nasıl konulur? Boyun düzleşmesini bir teşhis olarak kullanmayın, boyun düzleşmesi hangi dokuları yıpratıyorsa ilk önce onları inceleyin, sıkıntıyı orada arayın. Çok basit palpasyon, yani el ile muayene yöntemleri ile kaslarda sıkıntı olup olmadığı tespit edilebilinir. Eğer palpasyon sonucunda kas yapısı sağlıklı çıkarsa, o zaman eklemi bir birine bağlayan lifler incelenir. Bu dokularda syndesmophyte oluşumu olup olmadığına bakılır. Buda temiz çıkarsa o zaman facet arthrosis, spondylosclerosis veya osteophyte gibi farklı kemik oluşumları dikkate alınır. Gördüğünüz gibi en yüzeysel dokulardan başlanılır ve kademe kademe derinliğe inerek en son kemikler incelenir. Not: eğer hastadan aldığınız veriler ile radyoloji uzmanın raporu birbirine örtüşmüyorsa o zaman kendi bulgularınıza göre hareket edin, radyoloji uzmanın bulgularına göre değil. Radyoloji uzmanı filmde gördüğünü yazar. Gördüğü ise size has doğal bir oluşum, geçmiş kazanın bir emaresi, sıkıntınızla hiç bir bağlantısı olmayan farklı bir sorun olabilir. Radyoloji uzmanı bir filme bakarak bunları birbirinden ayırtedemez, bundan dolayıda rapora bulgu yazar, teşhis değil. O ayrımı ancak klinisyen hekim, yani hastasına dokunan, hastanın şikayetlerini dinleyen hekime yapabilir.
Ne zaman egzersize başlanır ve egzersizin dozajını ne belirler? Bu iki sorunun cevabıda ağrıdır. Ölçü ağrı; ağrı gittiği an egzersize başlayabilirsiniz ve eğer bir egzersiz programı ağrıya sebep veriyorsa, hangi dozaja düşüreleceğini yine ağrı belirler. Egzersiz programınızı ağrı yönetir, bundan dolayıda bir hekim asla ağrıları ilaçlar ile susturmaya çalışmamalı, tam aksine ağrının verdiği bilgilerden yararlanmaya çalışmalı. Ağrılar bizim gözlemimiz dışında olan iç dünyamızın istihbarat ajanlarıdır, onları susturmaya çalışmayın, onlar sizin lehinize çalışır. Ağrının bulunduğu bölge, ağrının şekli, şiddeti bunların hepsi iç dünyamız hakkında bir istihbarat bilgisi taşır. Hekimin görevi bu bilgileri susturmak değil, bu bilgileri deşifre edip bu bilgilerden yararlanmak. Ağrıları susturmayın, doğru yoldaysanız zaten iyileşen dokularda ağrılar kendiliğinden kaybolur gider.
Egzersiz broşürlerin faydası var mı? Yapılan her hareket size bir şey kazandırır, o yüzden hareket etmek etmemekten her zaman daha iyidir. Fakat bir hareketi şifa niyetine yapıyorsanız, o hareketten maksimum yarar sağlayabilmek için bazı konulara dikkat etmelisiniz. Bunlardan en önemlisi; habituation. Nedir habituation? Habituation alışkanlık anlamına gelir. Sürekli yapılan bir harekete karşı kaslarda bir alışkanlık oluşur ve kaslar yapılan harekete tepki vermemeye başlar. Hergün aynı hareketi yapmaya mahkum bırakılan kaslar, o duruma alışır, kas içi bazı otomatizmalar oluşur ve hareketten ne şifa bulabilirsiniz ne de kalori tüketirsiniz. Çözüm nedir? Kaslarınızın bir harekete karşı alışkanlık yaratmasını engellemek istiyorsanız o zaman egzersiz programınızda sürekli ufak, tefek ince ayarlar yapmalısınız. Örneğin; çalıştırdığınız eklemin açısını, ekleme bindirdiğiniz yükün ağırlığını ve yaptığınız hareketin tekrarlama sayısını sürekli değiştirin.