rusya ile ukrayna arasında yaşanan savaşın perde arkası
-22.02.2022Bu konu hakkında daha önce bir yazı kaleme almıştık, konuyla ilgili gündem baya sıcak olduğu için tekrar bir özet geçelim istedik, umarız bu kısa bilgiler olayları biraz daha iyi anlamanızda yardımcı olur.
Olayların perde arkası
Burada yaşanılan olay ne; ana akım medya ve uzmanların görüşünün aksine, burada saldırgan olan taraf Rusya değil, batı dünyası, İngilizlerin başını çektiği küreselciler. Burada mağdur edilen taraf Rusya, Ukrayna 'da batı tarafından kullanılan bir kukla devlet, bir taşeron. Bunu açalım; Sovyetler Birliği dağılırken Rusya batıdan söz aldı, NATO 'yu doğu avrupaya doğru genişletmeme sözü. Bu garanti üzerinede Rusya, doğru avrupa üzerindeki perdeyi kaldırdı ve batıyla dost olmak istedi. Rusya samimi duygularla batıya açılırken batı ne yaptı; bildiği en iyi şeyi yaptı, güler yüz gösterip Rusya 'ya kazık attı, verdiği sözü tutmadı ve doğu avrupa ülkelerini teker teker NATO 'ya aldı. Yıllar içinde de NATO sınırları Rusya sınırına dayandı. NATO 'da kim? Rusya 'ya karşı kurulan askeri bir ittifak. Doğal olarak Rusya 'da kendisini kandırılmış ve ihanete uğramış hissetti. Doğu avrupa ülkeleri, Rusya ve NATO arasında bir güvenli bölge olarak kalması gerekiyordu, batı ise bu antlaşmaya ihanet etti, yıllar içinde o ülkeleri teker teker NATO 'ya alıp Rusların güvenlik koridorunu yok etti. Rusya için bardağı taşıran son hamle Soros'un Ukrayna 'da tertiplediği gezi benzeri halk ayaklanmaları oldu. Güya demokrasi adı altında hükümeti devirdiler ve küreselcilerin adamı Zelensky getirdiler. Küreselciler kendi adamını bir yere getirdikten sonrada bilinki orada artık demokrasi diye birşey yok, bilinki satanistler ve eşcinseller işbaşında bilinki onların hayat felsefesi, görüş ve yaşantısını benimsemediğiniz müddette size yaşam şansı vermiyorlar.
Minsk Mutabakatları
Gürcistanda olduğu gibi, Rusya oyunu gördü ve müdahalesini yaptı, çoğunluğu Rus vatandaşları olan luhansk ve donetsk bölgesini bağımsızlık ilanıyla Ukraynadan kopardı. Sonrası yıllar süren müzakereler başladı. 2014 yılında taraflar Belarus 'un başkentinde bir araya gelip bir dizi konularda anlaştı. Antlaşma varsa neden bu kriz? Her konuda antlaşamadılar, neydi bunlar; Ukrayna 'yı silahlandırmayın ve NATO 'ya almayın. Batı ama ne yaptı; tam aksini yaptı, sürekli Ukrayna 'yı NATO 'ya almaktan bahsetti ve Ukrayna 'ya silahlar yığdı. Maalesef Ukrayna 'ya silah yığan bizde olduk. TB2 'leri sattık. Buradan da Erdoğan 'a tavsiyemiz; bir yere kadar her yere oynayabilirsin, eninde sonunda doğu veya batı arasında bir tercih yapmak zorundasın! Bu silah yığınlarına karşıda Rusya ister istemez müdahalesini yapmak zorunda kaldı. Hatırlarsanız bizde aynı duruma düşmüştük, bizim sınırımızada ABD silahları yığmıştı ve halen yığmaya devam ediyor ve bizde Suriye operasyonlarını yapmak zorunda kalmıştık. Anlayacağınız, burada demokrasi altında her türlü haltı ve pisliği işleyen, ülkeleri karıştıran ve ülkelerin huzurunu bozan batı dünyası, batının içine kümelenmiş küreselciler. Neden bunu yapıyorlar? Amaçları bir dünya devletini kurmak, bu dünya devletinide kadınların yönetmesini ve baskın ilişkinin eşcinsellik olmasını istiyorlar. Hedeflerinde de ulus devletleri var, çünkü ulus devletleri bin yıllık geleneklerini muhafaza ediyor. Ulus devletlerini yıkmadan yeni bir kültür inşa edemezsiniz.
Rusya 'ya kurulan tuzak
Ulus devletleri tutucu, gelenekselcidir. Atalardan gelen inançları muhafaza eder, geleneksel yaşantıya sadık kalırlar. O yüzden küreselci satanistlerin hedefinde ulus devletleri var. Yeni bir kültür getirmek için, var olanı yıkmanız gerekiyor. Küreselci satanistlerin getirmek istedikleri kültür ne? Metaverse, tiktok, youtuberler vs. Günümüzdeki reklamlara bakın, reklamlardan nasıl bir nesil tasavvur ettiklerini net anlarsınız. Örneğin; reklamlardaki karakterlere baktığınızda üzerlerinde dini bir sembol görmezsiniz, karakterlerin hangi kültüre hangi millete bağlı olduğunuda çözemezsiniz. Hayal ettikleri nesilde bu, üzerinde dini ve kültürel kimlik taşımayan, inançsız, soysuz bir nesil. Günümüzde sosyal medya bağımlısı, değerlerinden kopuk kendi milleti ve vatanına yabancı bir gençlikle karşı karşıyayız, bu da küreselcilerin empoze etmeye çalıştığı yeni yaşantı tarzı. Milletlere yeni format atıyorlar, önlerindeki o büyük engelleride teker teker yok ediyorlar. O büyük engellerden biriside Rusya 'ydı. Rusya 'yı devirmek içinde ne yaptılar? Kukla bir devlet üzerinden kışkırtmak. Tuzak tuttuğu zamanda, amaçladıkları amborgaları vs devreye sokuyorlar. Örneğin; küreselci satanistler liderlerin sinir uçlarını çok iyi biliyor, birşeyi nereye kadar kaşırsak karşı tarafı harekete geçirebiliriz bunu iyi biliyor. Ukrayanı 'yı şimdi NATO 'ya alacağız, şöyle silahlar sattık gibisine kaşıya kaşıyada sonunda Putin' i müdahaleye zorladılar. Dikkatinizi çektiyse, son haftalarda en çok İngilitere ve ABD 'den ses çıkıyor, en çok onlar olayları tırmandırıyor, panik havası oluşturuyor, yangını körüklüyor, savaş çıksın diye uğraşıyor. Putin, Ukrayna bağımsız bir devlet değil derken bunu boşuna demiyor, ortada kendi aklıyla hareket eden bir devlet yok çünkü. Ukrayna, Rusya 'yı yıpratmak için küreselcilerin kullanıp kenara atacağı taşeron bir devlet.
Türkiye örneği
Yunanistan üzerinden de Türkiye 'yi kaşıyorlar. Adaları silahlandıra silahlandıra bir gün Türkiye 'nin de sabrını taşıyacaklar. Savaş oluncada medya üzerinden Türkiye 'yi şeytanlaştıracak, dünya ticaretinden dışlayacak ve sonrada iç ayaklanmalarla içten çökertecekler. Bir savaştada bizim durumumuz Rusya 'dan çok daha kötü olur, çünkü biz uniter bir devlet değiliz. TC devleti sizin yanıltmasın, devlet içinde nice küçük devletcikler var ve bunlar TC 'den kopmak için fırsat arıyor. İzmir belediyesi dahi şehir devleti yolunda parasını ve bayrağını yaptı. İstanbul belediyesi 40 bin teröristi işe aldı. HDP ise doğu illerinde bağımsızlık ilan etmek için fırsat kovalıyor. PYD, Suriye sınırında tünellerde bekliyor, Türkiye 'nin içi karışsada 40 bin kişilik silahlı guruplarla Türkiye çöksek diye. Suriye devleti ise hatayı almak için tetikte bekliyor. Bir kriz halinde bir zayıf anımızda üzerimize çökecek tehlikeleri görüyormusunuz? Rusya 'nın ise böyle bir derdi yok. Kimse topraklarında gözü yok çünkü. Üstüne kendi içlerinde bir birliği sağlamış durumdalar. Zengin, fakir, sağ ve sol herkes milliyetçi herkes devletinin arkasında. Katlettikleri çeçenler dahi onlar için sağda solda savaşıyor. Bizde ise marketler, bankalar, muhalefet, terör örgütleri, sanatçılar, sivil toplum örgütleri, meslek odaları say say bitmez, ülkenin yarısı bizi içten çökertmek için hazır kıta bir kıvılcımı bekliyor. Biz böylesine acınacak durumdayız maalesef. Rusya 'yı böylesine içten çökertemezler ama en azından yaptırımlarla onları sefil duruma düşürmek için Ukrayna 'ya bol bol gaz verdiler. Rusya 'yı kışkırtıp savaşa sürüklemek sonrada ambargo ve yaptırımlarla çökertmek. Bizi 40 yıldır PKK ile maddi ve manevi yıprattıkları gibi. Düne kadar terör örgütlerini kullanıyorlardı, onların miladı dolduktan sonrası Ukrayna ve Yunanistan gibi uydu devletleri yani taşeron devletleri kullanmaya başladılar. Bu devletlerin kazanacağından değil, karşı tarafı (Rusya veya Türkiye) yeterince irrite edip savaşa zorlamak, sonrada yaptırımlar uygulayıp dünya ekonomisinden dışlamak ve o ülkeyi sefilliğe itmek, içten ayaklanmalara sürüklemek. O yüzden Ukrayna veya Yunanistan gibi devletleri bağımsız devletler olarak görmeyin. Şuan Suriye ne kadar bağımsız bir devletse Ukrayna 'da o kadar bağımsız. Şuan Suriye 'de ki oluşumlar bize ne kadar tehditse, Rusya içinde Ukrayna 'da ki gelişimler o kadar tehdit.
NATO, Rusya 'karşı kurulmuş askeri bir ittifak
Siz, sizi yok etmek için kurulan bir ittifakın sınırlarınıza kadar dayanmasına razı olurmusunuz? Olmazsınız. Rusya 'da kendi açısından bunun mücadelesini veriyor. Yıllar içinde Rusya 'nın NATO tarafından nasıl kandırıldığı ve kuşatıldığını alttaki resimden daha iyi anlarsınız.

NATO güneyden kuzeye, bulgaristan/ romanya/ macaristan/ çekya/ polanya/ litvanya/ estonya vs doğuya doğru nasıl avrupaya yayıldığını görüyormusunuz? Bu ülkelerinde hiçbir askeri gücü yok. Burada Rusya 'nın hedef alındığı, Rusya 'yı kuşatma niyeti olduğu çok açık. Haritada birşey daha dikkatinizi çektimi, burada en son halkanın Ukrayna ve Belarus olduğu. Bu ikisinide Rusya kaybetmeyi göz alamaz. Eğer bu ikisinden birisini kaybederse o zaman düşmanla kendisi arasındaki en son güvenli bölgede ortadan kalkmış, NATO batıdanda Rusya sınırlarına dayanmış olacak. Bunada Rusya izin veremez. Buna göz yumarsa sınırımızın dibindeki Ege adalarını Yunanistan 'a veren İnönü durumuna düşer. Rus diplomasi aklıda buna asla müsaade etmez. Arkadaşlar, büyük devletler tehlikeyi sınırlarında karşılamaz, sınırlarına gelmeden karşılar. Düşmanı sınırınızda karşılarsanız, sınırınızın yok olma ve çatışmanın ülkenize yayılma tehlikesi ile karşı karşıya kalırsınız. Rusya 'da bunu yapmaya çalışıyor, kendisine karşı kullanılan askeri bir birliği (NATO) kendi sınırından olabildiği kadar uzak tutmaya çalışıyor. Örneğin; o yüzden biz sınırımızın ötesinde Suriye ve İrak 'da askeri hareketler yapıyoruz, çatışmayı olabildiği kadar kendi topraklarımızdan kendi sınırımızdan uzak tutmak için.
Özetlersek;
burada ilk kurşunu sıkan ve savaşı başlatan Rusya değil, batı alemi. İlk önce verdikleri hiçbir sözü tutmadılar, NATO 'yu doğu avrupaya doğru genişlettiler, en sonunda da Ukrayna 'da sokak darbesi gerçekleştirip Rusya sınırına dayandılar. Bu yapılanlarda kurşun (sıcak çatışma) sıkmadan gerçekleşmiş olması değerli dostlar, batı alemini saldırgan taraf olmaktan çıkarmıyor. Savaş kurşun sıkılmadan da yapılır, batıda bunu yapıyor. Yumuşak güç kullanıyor. Ekonomik krizler, ambargolar, yaptırımlar, döviz operasyonları, terör örgütleri veya taşeron devletler (vekalet unsurları), halk ayaklanmaları ile ülkelere savaş açıyor. Bu imkana sahip olmayan ülkelerde silah gücüyle tehditleri berteraf ediyor. Birisi demokrasi ve özgürlük kalkanı altında, yumuşak güçle (dolar, halk ayaklanmaları vs) savaş yürütüyor, diğeri ise sert güçle (Rusya ve Türkiye). Birisinin yürüttüğü savaşlar görünmüyor, diğerinin ise görünüyor. O yüzden dünyada birisi iyi diğeri ise kötü olarak görünüyor. Halbuki daha kötü olanı sinsi ve gizli yürütülen savaşlar. Örneğin; Türkiye 'de gerçekleşen tüm darbelerin arkasında NATO 'nun olması. Aslında bu ne kadar üzücü, insanlar Ukrayna 'da huzur içinde yaşıyordu, gezi benzeri bir ayaklanma ile ülkede huzur gitti, parçalandı, bölündü ve küreselci çetelerin bir oyuncağı haline dönüştü. Örneğin; Ukrayna 'ya yani Rusya sınırına tonlarca silah yığdılar. İnsana sorarlar, madem barış istiyorsunuz, savaş istemiyorsunuz neden silahlanıyorsunuz? Rusya doğal olarak bu oyunu gördü ve buna dur demesi ve hamlesini yapması gerekiyordu. Bizim Suriye 'de oyunu gördüğümüz ve hamlemizi yaptığımız gibi.
Şahsi fikrimiz
Hocam siz Rusya yanlımısınız diye soracaksınızdır; biz kişilere yandaş olmayız, İslam vatan ve milletimize yandaşız ve her daim hak olanı söyleriz, bu konuda da Rusya haklı. Kaldıki vatanı ve milletini seven birisi Rusya 'yı batıya tercih eder, çünkü ülkemizi ve milletimizi parçalamak isteyen Ruslar değil, batı alemi (NATO). İlahi kural çok basit; İslam dini gayri müslimler ve kafirlerle dost olmanızı yasaklıyor; "Mü'minler, mü'minleri bırakıp da kâfirleri kendilerine dost edinmesinler. Kim bunu yaparsa Allah'la bir ilişiği kalmamış olur" (Al-i İmran Süresi; 28). "Ey iman edenler! Yahudileri ve hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse o onlardandır. Allah zalimler topluluğunu doğru yola eriştirmez" (Maide Süresi; 51). Fakat masum olanlara adil yaklaşmanıza ve iyilik yapmanızı yasaklamıyor; "Allah sizinle din uğrunda savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayanlara iyilik yapmanızı ve onlara adil davranmanızı yasaklamaz. Şüphesiz kiaAllah adil davrananları sever" (Mümtehine Süresi; 8). Kişi eğer din ve vatanınız uğruna sizinle savaşmıyorsa, o zaman o kişiye adil davranmanıza ona iyilik yapmanızda bir bahis yok. Günümüzde de İslamla, müslümanlarla savaşan ve vatanımızı bölme miyonunu kendisine edinmiş taraf NATO önderliğinde ki batı alemi. FETÖ, PKK, DEAŞ, ekonomik darbeler, halk ayaklanmaları vs hepsi NATO 'nun bize kurduğu tuzaklar. O yüzden biz NATO 'yu kendimize düşman görüyoruz, bugünki Rusya 'yı değil. Evet, Ruslar ile Libya, Dağlık Karabağ veya Suriye 'de karşı karşıya gelmiş olabiliriz, bu da gayet normal çünkü herkes kendi devletinin menfaatlerine çalışıyor, ama en azından Rusların topraklarımızda gözü yok, batı ve NATO 'nun ama var. Ruslar bizi parçalamak için içeriden operasyon çekmiyor, batı alemi ve NATO ama çekiyor. Ruslar sınırımızın dibine gelipte düşmanlarımızı silahlandırmıyor (yunanistan, pyd/pkk), batı alemi ve NATO ama silahlandırıyor.
İmam-ı Şafii’ye sormuşlar; “Fitne zamanında Hakkı tutanları nasıl anlarız?” İmam Şafii demiş ki; “Düşmanın oklarını takip ediniz, o sizi Hak ehline götürür. İmam Şafi 'nin söylemi misali düşmanınıza bakın, düşmanınızın okları neresini hedef alıyorsa orasını savunun. Değerli arkadaşlar, hayatınızda kimler dost kimler değil bunun tanımını yapmak zorunda değilsiniz, ama kim düşman kim değil bunun tanımını yapmak zorundasınız. Hayatta kalmak istiyorsanız, huzur içinde yaşamak istiyorsanız o zaman düşmanınızın kim olduğunu çok iyi bilmek zorundasınız. NATO ve batı alemide Türklerin düşmanıdır. Nokta! Bir de şunu unutmayınız bir gün bizde NATO ile çatışacağız, hemde sıcak çatışma. O gün geldiğinde de Ruslara ihtiyacımız olacak bilginize. Bugün Rusların çöküşünü arzulayanlar, batının bir sonraki saldırısı kendilerine (Türkiye) olacağını çok iyi bilsin. O yüzden olaya birazda İmam Şafii gözüyle bakarsanız, düşmanımın (NATO) düşmanı (Rusya) benim dostumdur gözüyle, hiçte fena olmaz diye düşünüyoruz. Bize sorarsanız Ruslara fazla mesafeli durmayın, çünkü kader eninde sonunda sizi batıdan ayıracak, Ruslar 'la işbirliğine sokup NATO 'yla savaştıracak. Şimdilik duygularımız ne diye soruyorsanız; şimdilik Rusların uğradığı her kaybın tadını çıkarıyoruz deriz. Suriyede Rus bombardımanı sonrası şehit düşen 34 askerimizin acısı halen içimizde yanıyor ve unutmadık. Libya 'da ve Dağlık Karabağ 'da, Rusya 'ya çok ağır kayıplar verdirdik ama halen yaramız dinmedi. Ukrayna savaşında da Rusya 'nın çok ağır kayıplar vermesini içtenlikle diliyoruz. Fakat bu duygularımızı Ruslara karşı bir nefrete dönüştürmedik çünkü bir gün müttefik olacağımızı biliyoruz. Şuanki duygularımızın özeti bu, hem Rusların kıçının tepilmesinden memnuniyet duyuyoruz ama aynı anda Rusların çökmesinide istemiyoruz, çünkü ileride onlara ihityacımız olacak. Rusların burunu çok havada, dünyanın tepesinde onların olmadığını anlayacak kadar dayak yesin ve burunları yerlerde sürünsün yeter.
Bu olaydan çıkarılması gereken dersler
Savaş hiçbir zaman güzel değil, herkeste bu olaylardan ders çıkarsın. Bu savaştan ilk önce Ukrayna 'da sokak olaylarını tertipleyen sivil toplum örgütleri ders çıkarsın, neye sebep olduklarını çok iyi görsün. O dönemin iktidarı %70 civarı oyla seçilmiş ve sizde onu deviriyorsunuz. Kim deviriyor? %1'lik bir kitle. Sokağa dökülenleri toplasanız, 50-100 bin yapar. Bunlarda sonunda çoğunluğa tahakküm etti. Ya sonrası? Ülkeye demokrasi ve huzurmu geldi? Hayır. Devleti ele geçirdiler, sonrada yem olarak Rusların önüne atıverdiler. Yaşanılan acıların faturası kime yazılır? Sokak olaylarını tertipleyenlere yazılır. Yani Ukraynada bu savaşın müssebbi, tüm bu acılara sebep olanlar o halk ayaklanmasını tertipleyenler. Bundan da gezi 'yi tertipleyenler ders çıkarsın. Eğer gezi olaylarında bizde de hükümet düşseydi, o dönemde en güçlü dönemini yaşayan FETÖ iktidara gelecekti, onlarda bizi Ruslarla savaşa sokacaktı. Örneğin; Rus uçağının düşürülmesi. Arkadaşlar, şeytan insanı kötülükle değil iyilikle kandırır, iyi birşey yaptığınızı size inandırtarak sizi tuzağa düşürür ve kötülüğe iter. O yüzden ilk düşmanınızı tanımlayın diyoruz. Tanımlarsanız sabah akşam onlarla oturup sohbet içinde olmazsınız. Örneğin; CHP 'nin batı temsilcilikleriyle sabah akşam gizli toplantılar yapması. Şeytanlar çünkü eninde sonunda sizi kandırır, demokrasi der huzur ve refah der ve sizi ikna eder. Örneğin; Ukrayna. Refah, huzur, adalet gibisine kulağa hoş gelen ne kadar kelime varsa bunlarla insanları sokağa ittiler, halbuki rahatlarından geçilmiyordu, sonrada güzelim ülkenin içine ettiler. Örneğin; gezi olaylarında dolar 2 lira civarı, faizler 5 civarı, İMF 'ye olan borçta kapanmış, zenginler zenginliklerini katlamış, ülkemiz son 400 yılın en refah dönemini yaşıyordu. Rahat ama kıçlarına dokundu, bir ayaklandılar sorasını biliyorsunuz. Demek sokak ayaklanmaları refah, huzur ve özgürlük getirmiyormuş. Batı alemi sizi birşeye ikna etmeye çalışıyorsa, ilk önce bunlar neden benim refahımı özgürlüğümü bu kadar düşünüyor, bunların çıkarı ne, bunlar dünyanın neresini refah ve huzur getirmişki benim ülkeme getirsin sorularını sormanız gerekiyor. Ukrayna 'lılar bu soruları sormadı, kandılar ve şimdi göçmen durumuna düştüler. Sürekli sokak eylemi çağrısı yapanlar var ya, işte onları ipte sallandırın onlardan uzak durun, çünkü ülkeleri içten yıkan ve sefilliğe sürükleyen o çağrılar. Örneğin; arap baharı.
Zelensky 'de tavsiyemiz gariban halkı değil, sokak olaylarına önderlik eden LGBT ve diğer sivil toplum örgütlerini ön cepheye göndersin. Onlar taş atmayı kaldırımları sökmeyi, arabaları ateşe vermeyi ve güvenlik güçlerinden kaçmayı çok iyi bilir, lk önce onları en ön cepheye atıp onların tecrübelerinden yararlansın. Bu arada, düne kadar Türkiye 'de yaşanılmaz deyip Ukrayna 'ya göç edenler, şimdi tıpış tıpış ülkemize geri dönüş yapıyor. Bu nankörlerin yüzünde kızarma varmı? Yok. Ülkemizde hayat pahalılığını bahane edip Ukrayna göç ettiler, orada gıda bulamaz oldular, yoklukla karşılaştılar. İlahi tokadı görüyormusunuz? Demek insan şükretmesini bilmesi gerekiyormuş, demek daha beteri varmış. Demek insan ilk önce kendi vatanına sahiplenmesi gerekiyormuş, çünkü insan eninde sonunda kendi vatanına sığınıyormuş. Vatanı olmayının durumunuda hepimiz görüyoruz değilmi? Avrupada Türk kimliğine sahip olup Türkiye saldıranlar var ya, işte onlarında eninde sonunda sığınacakları yer Türkiye. O yüzden vatanımızın değerini bilin, batının gazına gelip devletinize baş kaldırmayın. Ruslar bu olaylardan ne tür bir ders çıkarsın? Ruslar 'da Suriyede Karabağda, Bosnada bombaladıkları masum insanların ahını düşünsün. Başkasının evini ateşe verirsen, gün gelir o ateş senin evinde seni bulur.
İlahi boyut
Aynı inanca ve ırka sahip iki topluluk birbirine karşı savaşıyorsa, böyle bir durumda haklı olan kim? Tarihte buna benzer bir çok olay yaşandı ve bu soru bir çok defa soruldu, Müslüman araplar Müslüman araplara karşı, Müslüman Türkler Müslüman Türklere karşı nice savaşlar yürüttü. Böyle bir durumda kim şehit veya kim haklı? Eğer bir taraf diğerini kötü olmakla suçluyorsa, kötünün kim olduğu zahiren belli değilse, o zaman Allahu Teala nasıl hüküm veriyor? Böyle bir durumda Allahu Teala savaşa katılan bireylerin niyetine göre karar veriyor. Bireyler Allahın huzuruna çıktığında o kişilere ne niyetle o savaşa katıldı diye soruluyor. Cevaba görede Allahu Teala hüküm veriyor. Örneğin; bir Ukrayna 'lı vatanım için savaştım derse, bu Allah nezdinde kabul görüyor çünkü Allah vatan uğruna savaşanı sever. Vatanseverlik duygusu, Allah inancı dışında tüm duyguların üstündedir. Vatan elden giderse inanç, namus ve can gibi Allahın kutsal kıldığı herşey yok olduğu için, bir millet yok olmakla yüzleştiği için vatanseverlik duygusuna Allah çok ama çok önem veriyor. Vatanına ihanet edenlerede inancı ne olursa olsun acımıyor. "Gerçekten Allah, ihanet edenleri sevmez" (Enfal Süresi; 58). Vatanseverlik kutsal bir duygu olduğu içinde mesela, kötülükle damgalanmışları Allah bu duygudan mahrum bırakıyor. Örneğin; küreselciler veya FETÖ veya masonlar. Bunlarda vatan bilinci veya aşkı bulunmaz. Şimdi; Allahu Teala Rus bir askere sorduğunda ne uğruna bu savaşa katıldın diye, o da LGBT ve satanistler (küreselciler) sınırıma dayandı, onları durdurmam gerekliydi derse, o zaman bu da Allah nezdinde kabul gören bir mazeret. Haklı göremeyeceği bir durum varmı? Eğer birisi dışarından Ukrayna 'yı savunmaya gelirse, bu durumda Allah ona, senin vatanın değil, neden Ukrayna geldin diye sorar, özgürlüğü savunmak için geldim diye yanıt verirse işte o zaman hapı yutar çünkü savaştığı taraf küreselciler, onlarda Allah nezdinde özgürlüğü temsil etmiyor. O yüzden kimi savunuyorsunuz kimin için savaşıyorsunuz lütfen buna çok dikkat ediniz. Atacağınız bir twitten dahi sorguya çekileceğiniz bir mahşer günü sizi bekliyor. Eğer birşeyi savunuyorsanız, savunduğunuz tarafın haklı olduğunua emin olunuz, aksi takdirde Allah nezdinde bunun hesabını ağır ödersiniz. Bir twitten ne olur demeyin. Damlaya damlaya göl olur misali, bir milyar insan benzer twit atarsa çok şey oluyor. Örneğin; barış özgürlük ve demokrasi twitlerinizi küreselciler arkasına alıp dünya'ya daha fazla eşcinsellik daha fazla terör ve kötülük yayıyor. Sizin anladığınız özgürlük ve demokrasi ile, peşinde koşturduklarınızın anladığı özgürlük aynı değil bilginize. Siz ögürlük ile herkese eşit yaşam hakkı anlıyorsunuz, onlarsa eşcinsellerin özgür olduğu, diğerlerine yaşam hakkı tanınmadığı bir özgürlük peşinde.
Yok hocam böyle birşey olmazda demeyin, bal gibi oluyor ve olduda, ne çabuk unuttunuz, özgürlüğü ağızlarından düşürmeyenlerin başörtülerinize yasak getirdiğini. Baş örtü ve inancınıza yasak getirenlerin cinsiyet tercihlerinize yasaklar getirmeyeceğinimi sanıyorsunuz yoksa. Bu tayfa iktidara gelirse yapacakları ilk şeyide size söyleyelim; bizlere yıllardır 18 yaşına kadar çocuklara başörtüsü takılmaz, kendileri buna karar vermesi gerek, anne ve babaya bu konuda söz hakkı düşmez dediler ya, çocuklarınızın cinsel tercihleri konusunda da müdahale etmenizi yasaklayacaklar. Bir yandan çocuklarınıza ilk okuldan itibaren erkek erkeği sevebilir bu gayet doğal bilincini aşılayacaklar, sonrada bunlara müdahale etmenize engel olacaklar. Nereden bunu biliyoruz; istanbul sözleşmesi. İstanbul sözleşmesi tamda bunu içeriyordu. O yüzden hükümet antlaşmadan çıktı. Bu eğitim müfredatıda ABD ve AB' de çoktan dereye sokuldu. Rehber ve danışman öğretmenleri yetiştirmişler, okullarda çocuklara aşıladıklarıda bu. Ülkemizede gelecekler. CHP belediyeleri LGBT ofislerini açtı bile ve TÜSİAD önderliğinde şirketler bu konuda harekete geçmeye başladı. Küreselcilerin bu yüzyılkı hedefi bu, cinsiyet kavramını ortadan kaldırmak. O yüzden, kimleri destekliyorsunuz, lütfen buna çok dikkat ediniz çok bilinçli hareket ediniz. Birisi eğer demokrasi ve özgürlük kavramları ile size geliyorsa bilinki şeytanlık peşinde. Savaşa geri dönersek; bize göre bu savaşta iki tarafında kendilerine göre haklı yönleri var. Ukrayna halkı ayaklanma yapıp hükümeti indirdiğinde oyuna geldi, şimdi de can uğruna vatanlarını savunuyorlar. Ruslarda doğuya doğru yayılan ve gün gelecek ülkemizede saldıracak olan, küreselci ipneleri ve satanistleri durdurmaya çalışıyor. Demokrasi ve özgürlük adı altında dünyayı satanistlere peşkeç çeken, o tek göz (illuminati) teşkilatı var ya, işte şuan Rusya ona dur demeye çalışıyor. O yüzden iki tarafada tarafsız olmaya gayret gösterin. Farkındayız; küresel satanister dünya medyasına hakim olduğu için Rusya 'yı şeytanlaştırdılar, Erdoğan 'a yaptıkları gibi, Erdoğan 'ı anti christ (deccal) ilan ettikleri gibi, fakat siz bu oyuna bu progandalara ve algı operasyonlarına yenik düşmeyin, kendi araştırmalarınızı yapın ve olayları tarafsız bir boyuttan ele alın.